Evsizler Seçme Hakkına Erişemiyor!
14 Mayıs 2023 Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi süreci Seçmen Kütüklerinin nasıl oluşturulduğu tartışmalarını da beraberinde getiriyor.
Seçmen kütüklerinin, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne (ADNKS) kayıtlı olan yurttaşlar üzerinden oluşturulmasına dair itirazımızı bu sene Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na yaptığımız başvuruyla gündeme taşıyoruz.
Başta ekonomik sebepler olmak üzere çeşitli nedenlerle sokakta yaşayan veya ADNKS kayıtlarına girmeyen çadır vb. yerlerde yaşamını sürdürmek zorunda kalan yurttaşlar mevcut sistemde “görünmez” kılınıyor ve yurttaşlar için seçme hakkını ortadan kaldıran bir sonuç doğuruyor ve dolaylı olarak ayrımcılığa uğratıyor.
Mevcut sistemin gündeme gelmemesi, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Pazarcık ve Elbistan merkezli depremlerin on ilde yarattığı yıkımın evsizlerin sayısında artış yaratma potansiyelinin de gözardı edildiğine işaret ediyor.
Ülkemizde seçme hakkını kullanmak için Seçmen Kütüğü kaydı esas alınıyor ve Seçmen Kütüğü kayıtları ise ADNKS kayıtları üzerinden oluşturuluyor. Evsiz insanların oy verme hakkını ortadan kaldıran bu durum gerek Anayasa gerekse de Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırılık oluşturuyor.
Anayasa, seçme ve seçilme hakkını ayrım gözetmeksizin 18 yaşını dolduran her yurttaş için koruma altına alıyor.
Türkiye’nin taraf olduğu Medeni ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi seçme ve seçilme hakkını güvence altına alan 25. maddesinde yer alan “Her yurttaş, 2. Maddede belirtilen ayrımlara ve makul olmayan kısıtlamalara bağlı olmaksızın:
(a) Doğrudan doğruya ya da özgürce seçilmiş temsilciler aracılığı ile kamu yönetimine katılma;
(b) Genel, eşit ve gizli oyla belirli dönemlerde yapılan, seçmenlerin iradelerini özgürce ortaya koymalarını garanti eden gerçek seçimlerde oy kullanma ve seçilme;
……”
hükmü taraf devletlere sorumluluk yüklüyor.
Medeni ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi yetkili organı olan İnsan Hakları Komitesi oy kullanma ve seçilme hakkına ilişkin 1996 yılında kabul ettiği 25 no.lu Genel Yorum’da “Kayıt için ikametgâh şartlarının getirildiği hallerde, bu şartlar makul olmalı ve evsizleri oy kullanma hakkından mahrum edecek düzenlemeler getirilmemelidir.” ifadeleriyle evsizlerin oy kullanma hakkına dair vurgu yapmış ve gerekli tedbirleri almakla devletleri sorumlu tutuyor.
Uluslararası sözleşmeler yanında seçme ve seçilme hakkı temel bir hak olarak Anayasa’da “ Bu hakların kullanılması kanunla düzenlenir.” düzenlemesiyle güvence altında tutuluyor.
298 sayılı STHSKHK’nun ilgili hükümlerine baktığımızda ise evsizler ile ilgili bir kısıtlama bulunmazken seçmen olamayacakları kanun,
- “Kısıtlı olanlar,
- Kamu hizmetinden yasaklı olanlar” olarak belirliyor.
Anayasa ve 298 sayılı kanundaki düzenlemelerde sokakta veya ADNKS’ne dahil edilmeyen çadır vb. yerlerde yaşamak zorunda bırakılan kişilerin seçmen olamayacağına ve oy kullanamayacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmazken 298 sayılı kanunun 33. maddesindeki seçmen kütüklerinin düzenleme yöntemine ilişkin madde evsizlerin seçme hakkını tanımayarak Anayasa’da tanınan hakkın kullanımını ortadan kaldırıyor.
Uluslararası sözleşmeler devletlerce seçmen kütüklerinin adrese dayalı olarak düzenlenebileceğini ancak bu durumda evsizlerin oy verme hakkını kullanmasını sağlayacak ek önlemler alınmasını öngörmekte. Alınabilecek ek önlemlerle evsiz ya da çadırlarda yaşayan yurttaşların seçme hakkını kullanabilmeleri seçim öncesi alınacak kararlarla sağlanabilir.
Evsiz yurttaşların seçme hakkının ortadan kaldırılması sonucunu doğuran ve yurttaşlar arasında ekonomik durum temelli ayrımcılığa da yol açan bu düzenlemeye karşı, derneğimiz tarafından geçmiş yıllarda YSK’ya yapılan başvurular 298 sayılı kanunun 33. Maddesi gerekçe gösterilerek reddedi.
Yapısal bir ayrımcılık alanı yaratan ilgili kanun maddesinin değiştirilmesi insan haklarının geliştirilmesi ve yasaların ayrımcı hükümlerden arındırılması için 14 Mayıs 2023 seçimi öncesinde Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumuna (TİHEK) başvuru yapılarak;
- Tarafsız gibi görünen ilgili düzenlemenin (298 sayılı kanunun 33. Maddesi) sonuçları itibariyle ayrımcılığa yol açtığının tespiti,
- Ayrımcılık tespiti yapılması halinde, Evsiz yurttaşların 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28.Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde oy kullanma haklarının izlenmesi,
- Kararınız ve yapacağınız izleme sonuçlarına ulusal ve uluslararası organlara yönelik raporlarında yer verilmesine ve bu durumun ortadan kaldırılması için öneriler geliştirilmesini,
- Alacağı kararın TBMM ve YSK ile paylaşılmasını
istedik.
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’nu yurttaşların seçme hakkını kullanabilmesi için göreve davet ediyoruz.
TİHEK’e yaptığımız başvuruya buradan ulaşabilirsiniz.
Başvurumuz hakkında TİHEK’in verdiği karara ulaşmak için tıklayınız.


